Domuz Gribinin Düşmanı Artvin Balı

06/11/2009 17:04

Domuz Gribi Yayıldıkça Kovandaki Mesai Artıyor.


Haber: Tolga Gül







Fer Bal Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Solmaz, "Gribal enfeksiyonlar gibi metabolizmamızın zayıf anını bekleyen salgınlara ve Domuz Gribinin ölümcül etkisine karşı propolis, arı sütü, bal, polen karışımıyla önlemimizi almalıyız" dedi. Selçuk Solmaz'ın domuz gribine karşı etkili başta Artvin olmak üzere Rize ve Ardahan yaylalarında üretilen balların domuz gribine karşı etkili olduğunu belirtti. Bu önemli açıklama Artvin balına olan rağbeti arttırması bekleniyor.

Domuz gribine karşı propolisin koruyucu etkisinin tartışılmaz olduğunu söyleyen Fer Bal Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Solmaz, "Güçlü bağışıklık sistemine hiçbir virüs etki edemiyor. Kış hastalıklarına, gribal enfeksiyonlar gibi metabolizmamızın zayıf anını bekleyen salgınlara ve Domuz Gribinin ölümcül etkisine karşı propolis, arı sütü, bal, polen karışımıyla önlemimizi almalıyız" dedi. Propolisin uzmanlar tarafından yüzyılın buluşu olarak adlandırıldığına dikkat çeken Solmaz, bu tip karışımların Domuz Gribine etkilerini ve arıcılık sektörünün durumunu Ankara Hürriyet'e anlattı. Solmaz şunları söyledi:

Talep artışı var

"Mevsim gereği ürünlerimize talepte bir artış var. Fakat insanların Domuz Gribiyle ilgili endişeleri, özel karışımlarımızın satışını arttırdı. Bağışıklık sistemini güçlendiren özel formüllü karışımlarımızda insan sağlığı için gerekli olan amino grup asitler, vitaminler, mineraller mevcuttur. Karışımlarımızı 1979 yılından bu yana yapıyoruz. Bu özel karışımlarda organik ürünler de kullanıyoruz. Böylelikle canlı ve aktif hücreler vücut direncini arttırıyor. Arısütü ile beslenen kraliçe arı altı sene yaşarken arı sütü yemeyen arı 45–60 gün yaşıyor.

Güneyde narenciye, Karadeniz'de kestane, Doğu Anadolu ve Çamlıdere'de yayla balı, Ege Bölgesi'nde çam balı ayrıca akasya, püren ve kekik balı üretiyoruz. Çamlıdere ve Artvin'deki özel bölgelerimizde arı sütü, polen ve propolis üretimi yapıyoruz. Üretim bölgelerimizde baz istasyonları, karayolları, tren istasyonları, yüksek gerilim hatları ve radyasyon bölgeleri bulunmaz. Bu bölgeler genellikle kirlenmemiş yüksek yayla bölgeleridir.

Zirai mücadelenin ve tarımın yapılmadığı Kıraç arazilerden oluşmaktadır. Organik bal üretimini, tarım il ve ilçe müdürlüklerinin denetlediği organik bal üretimine elverişli bölgelerde yapıyoruz.

Verimli ırklar bilinmiyor

Türkiye'de damızlık ırklar yeterli değil ve bölgelere göre verimli ırklar tam olarak bilinmiyor. Devlet desteğinin de yeterli olmadığını düşünüyorum. Gelişmiş ülkelerde arıcıların kovanlarını sebze ve meyve bahçelerine koyarak elde ettiği gelir 60–80 Dolar. Biz, arılarımızı koyduğumuz çoğu mera ve bahçeye para ödüyoruz. Arıcılık sektörü ve arıcılar koruma altına alınmalı.

Arıcılık sektörünün sıkıntılarının giderilmesi için arıcıların eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi de hayati önem taşıyor.

Türk mutfağının başköşesinde

Ülkemizde bal tüketimi 500 ila 800 gram arasında değişiyor. Avrupa'da ise bu rakam 3 kg civarında. Ülkemizde bal kullanma bilinci tam yerleşmemiş. Bal, ancak hasta olunca akla geliyor. Türk mutfağında bal başköşede olmalı. Her sabah evden çıkmadan yenen 1 yemek kaşığı bal, o kişinin gün boyu zinde kalmasını sağlar.

İyi bal, yedikten sonra boğazdan mideye geçerken kendine özgü bir koku bırakır. Tüketicilerin, bilmedikleri yerden ve markasız ürünleri almamaları gerekiyor.

Bugüne kadar Bill Clinton, Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan, Turgut Özal, Bülent Ecevit ile spor camiası ve işadamlarının da aralarında bulunduğu çok sayıda kişiye ulaştık. 65 üretici aile ve 40 bin kovan ile ülke ekonomisine önemli bir katma değer sağlıyoruz. " "Artvin'in Borçka, Hopa, Arhavi ve Murgul ilçelerinde, arıların kestane çiçeği ve komar ağacı çiçeğinden üretilen Macahel balı, anzer balı gibi, birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor. Haziran sonlarına doğru sağımı olan balın; özellikle mide, karaciğer, çocukların sağlıklı gelişmesi, yaşlılarda ise bütün hastalıklara karşı vücut direncinin en üst seviyeye çıkartılması, hemoroit ve üst solunum yolu hastalıklarına iyi geldiği belirtiliyor. "

MACAHEL BÖLGESİ

Artvin'in, Borçka ilçesi Macahel yöresi üç tarafı Kaçkar dağ silsilesi, bir tarafı Gürcistan sınırı ile çevrelenmiş doğal olarak izole olmuş bir bölgedir. Sonbaharın sonlarında başlayan kar yağışı ile birlikte hemen hemen 6 ay boyunca yol kapanmaktadır. İşte bu geçit vermez doğallık aynı zamanda Macahel'e en büyük zenginliğini de vermiştir. Genetik özelliği bozulmamış saf Kafkas Arısı ve türce zengin bitki örtüsü.

Kafkas Arısının dünyada saflığını kaybetmemiş 2–3 yerden biri de Macahel yöresi, aynı zamanda el değmemiş bir ekosisteme sahip olup çok kısa mesafeler içinde yükseklik ve yüksekliğe bağlı olarak değişen çok çeşitli bitki örtüsüne sahiptir. Bu coğrafi özellikler ve ekosistem Avrupa'da ve dünyada yok denecek kadar azdır.

MACAHEL'DE ARICILIK

Macahel'de arıcılık oldukça eski bir geçmişe sahiptir. Yörede yerleşik hayatla birlikte yöre insanı için iktisadi bir kaynak olarak, "saf Kafkas arıcılığı" yapılmaya başlanmıştır. Arıcılık, yalnızca iktisadi bir faktör olarak değil, aynı zamanda tamamen doğal olması nedeniyle sağlık açısından da değerlendirilmiştir. Günümüzde de Macahel balı, bu özelliklerini halen devam ettirmektedir. Bunun en önemli sebebi "Saf Kafkas Arı Irkı"nın bozulmadan korunmasıdır. Bu koruma Macahel'den arı çıkışı olmasına rağmen, dışarıdan yabancı arı girişinin olmaması ile sağlanmıştır. Macahel'de: - Fenni Kovan ve Kara Kovan yöntemleriyle bal üretimi, ana arı üretimi, oğul üretimi yapılmaktadır. Ancak arıcılık teknik bilgi ve özel uğraş gerektiğinden istenilen ölçüde toplumsallaşmamıştır.

BALIN FAYDALARI

Bugün birçok hastalığın ilacı bitkilerden üretilmektedir. Arılarda balı bitkilerden aldığına göre, aranılan ilaç niçin bal olmasın? Balın özelliklerinden birkaç tanesini şöyle sıralayabiliriz:

— Balı, soğuk su ile şerbet yapıp içilirse ishali keser. Tersini yapar, sıcak su ile içilirse kabızlığı giderir.

— Gece, uyku arası ya da sabah aç karnına içilirse, ülseri ve çeşitli mide ağrılarını iyileştirir. Bu tedavi bir ay uygulanmalıdır. Başlangıçta ağrı daha da artabilir. Sebebi balın yarayı kirden temizlemesi ve yaranın ortaya çıkmasıdır. Tedavi devam ettikçe yara da iyileşecektir.

— İçinde çok miktarda antibiyotik içerdiğinden nezle, grip gibi hastalıklara ilaç olmaktadır. Devamlı bal yiyenlerin daha az rahatsızlandığı bilinmektedir.

— Elimizde gliserin yoksa çeşitli yaralarda gliserin yerine kullanılabilmektedir.

— Cılız ve zayıf kalmış çocukların gürbüzleşmelerini sağlar.

— Şeker, değişikliğe uğrayarak kana karışmaktadır. Bal ise hiçbir değişikliğe uğramadan, hızlı bir şekilde direkt kana karışmaktadır. Bu nedenle, mideyi ve karaciğeri hiç yormamaktadır.

— Beyni hızlı çalıştırma ve yüksek enerji sağlama nedeniyle, sporcuların tercih ettiği bir besin olmaktadır.

— Çocukların diş çıkarma dönemlerinde yedirerek, içine bulundurduğu maddeler sayesinde yardımcı olmaktadır.

— Verem gibi göğüs hastalığı çekenlerin tedavisinde kullanılır.

— Vücut güzelliğini muhafaza etmek için birçok ünlünün kullandığı bilinmektedir.

— Bal sabunu yaparak, kepeğe, saç dökülmesine karşı cildi yumuşatıcı olarak kullanılmaktadır. ( 1 Kg sabun çok az suda, ateşe koyarak eritilir. İçine, 500 gr. bal karıştırarak kaynatılır. Soğuyunca kalıplar halinde keserek kullanılır.

— Soğuk havada arabanızın radyatörüne dökecek antifriziniz yoksa bir miktar bal dökerek donma tehlikesini önleyebilirsiniz…

Neden Artvin Balı, Neden Güneş bal?

Kaçkar Dağlarının uzantısı olan Artvin havzasının, Anzer yöresine bitkisel ve yüzeysel benzerliği, Artvin balını da Anzer balı gibi polen çeşitliliği bakımından zengin kılmaktadır. Anzer balını benzersiz kılan en önemli özelliği Kafkas arıları tarafından Anzer yaylalarında toparlanan 390 çeşit çiçekten üretilmiş olmasıdır. Yalnız Anzer balı yüksek talepten dolayı kilosu 500 YTL ye alıcı bulmaktadır.

Güneş bal yine Kafkas arıları tarafından 370 çeşit çiçekten üretilmiştir. Üretim yeri florası yakınlı dolayısıyla Anzer yaylası özelliklerine çok yakın olması Artvin yöresinde Kaçkar Dağlarında üretilen balı da benzersiz kılmaktadır.

Güneş bal henüz ticari tanıtım aşamasında olduğundan dolayı kilosu Anzer balından daha düşük fiyata satılmaktadır.

Artvin Balı Ömrü Uzatıyor

Bilim adamlarınca yapılan araştırma balın yaşlanmayı geciktirdiğini ortaya koydu. Waikota üniversitesi uzmanlarına göre düzenli olarak bal tüketenlerde erken yaşlanmaya sebep olan stres seviyesi düşüyor ve hafıza güçleniyor.

Bu etkinin balda bulunan güçlü antioksidanlar sayesinde olduğunu belirten bilim adamları 'Arının mucizevî ürünü baldaki etki beyne ihtiyacı olan şekeri en doğal ve güçlü yoldan verdiği için, antioksidan etki en üst düzeye çıkıyor. Bununla birlikte stres seviyesini düşürüp, insanı rahatlatan ve mutlu eden hormonların da işleyişi kolaylaşıyor. Bal sofralardan eksik edilmemesi gereken bir besin' yorumunu yaptılar.

Kanser Hastalığı:

Hırvatistan'daki Zagreb Üniversitesi tarafından yapılan yeni araştırmaya göre, bal kansere yakalanma riskini azaltıyor. Aynı zamanda içerdiği flavonoid isimli antioksidan madde sayesinde, var olan tümörün küçülmesine yardımcı oluyor ve büyümesini engelliyor. Araştırmanın başında bulunan Profesör Ivan Basic, 'Henüz kanserli hücrelere nasıl saldırdığını ve onların küçülmesine nasıl yardımcı olduğunu belirleyemedik. Ancak çoğunlukla meyvelerde bulunan flavonoid maddesinde arıların ürettiği her şeyden bolca var. Bu gerçekten çok büyük bir buluş' dedi. Flavonoid maddesi kanı sulandırarak kalp hastalıkları riskini de azaltıyor. Uzmanlar ayrıca, bal yiyenlerin hiç bal yemeyenlere oranla çok daha uzun yaşadıklarını da belirlediklerini de açıkladı.

Guatr ( Guatr ) :

Tiroidin genel anlamda büyümesine GUATR adı verilmektedir. Büyüyen bir tiroit dışarıdan görülebilir veya boynun bir veya iki tarafında şişlik şeklinde hissedilebilir. Bazen de hastalar boyunlarının sıkıldığını ifade ederler. Büyüme; düzgün ( difüz guatr ) ya da yumrulaşmalar şeklinde ( nodüler guatr ) olabilir. Her iki halde de ya guatr normal çalışıyor ( ötiroit guatr ) ya fazla çalışıyor ( hipertiroidik guatr veya toksik guatr ) ya da az çalışıyor olabilir ( hipotiroidik guatr ). Çalışma bozukluğu olan guatrların yarattığı yakınmalara daha sonra değinilecektir. çalışma bozukluğu olmayan düzgün büyümelerde genellikle sorun olmaz. , ancak hasta kötü kozmetik görünümden ya da nefes darlığından yakınıyor olabilir.

Astım:

Astım, nefes borusunu, bir başka deyişle, hava yollarını - akciğerlere hava taşıyan küçük tüpleri - etkileyen bir durumdur. Astımlı biri, astımı tetikleyen bir şeyle temasa geçtiğinde, hava yollarının duvarları çevresindeki kas gerilerek hava yolu daralır. Hava yollarının yüzeyleri iltihaplanıp şişmeye başlar. Genellikle sümük ya da balgam oluşur. Tüm bu tepkimeler hava yollarının daha daralıp tahriş olmasına neden olur ve astım belirtilerinin ortaya çıkmasına yol açar.

Bronşit:

Bronşit bir çeşit akciğer iltihaplanmasıdır. Akut bronşit ve kronik bronşit olarak iki çeşidi vardır. Akut bronşit grip gibi hastalıklarla beraber görülebilirken, kronik bronşit daha ciddi bir iltihaplanmadır ve mutlaka tedavi gerektirir. Akciğerlere giden havayollarının iç yüzündeki zarın iltihaplanmasıdır. Akut ve kronik olarak iki gruba ayrılır. Akut bronşit: Genellikle grip, kızamık, boğmaca veya tifo gibi hastalıklar sırasında görülür. Sisli ve soğuk havalarda çok rahatsız olurlar. Hastalığın başlangıcında kuru ve ağrılı öksürük, az yapışkan balgam, sonraları sümüksü cerahatli balgam ile hafif ateş ve halsizlik görülür. Mutlaka tedavi edilmesi gerekir.

Kronik bronşit:

Bu çeşit bronşitte; havayollarını yağlayan bezler büyümüş, iç yüzlerinde bulunan tüyler görevini yapamaz olmuştur. Mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Her iki bronşitte de yapılacak ilk iş sigarayı bırakıp istirahat etmektir.

Böbrek İltihabı:

Böbreklerin iç kısımlarının iltihaplanmasıdır. Tıp dilinde piyelonefrit adı verilir. İki çeşidi vardır:

Akut Böbrek İltihabı:

Ani olarak ortaya çıkan, titreme, kaburga altlarında ve yanlarında başlayıp, kasıklara kadar yayılan bir ağrı ile kendini gösterir. Sık sık idrara gitmek ihtiyacı duyulur. İdrar çıkarken de yanma ve ağrı hissedilir. İlk önlem olarak belin iki yanına sıcak su torbası konur. Bol su, limonata ve açık çay içilir.

Kronik Böbrek İltihabı:

Akut böbrek iltihabının gereği gibi tedavi edilmemiş olması, kronik böbrek iltihabının başlıca nedenidir. Hastada iştahsızlık, ateş, halsizlik, baş ağrısı, ağrılı idrar etme ve bel ağrıları görülür. Yapılacak ilk iş, bol bol meyve suları içmek ve aşağıdaki reçetelerden birini uygulamaktır. Ayrıca tuz ve hayvani gıdalar azaltılmalıdır.

comments powered by Disqus

Hopam.com'un notu: Okuduğunuz haber sitemize 06.11.2009 tarihinde Tolga Gül tarafından girilmiştir. Her ne kadar yayın ilkelerimiz doğrultusunda belli bir süzgeçten geçirmiş olsak da haberin yazım kurallarına ve etik teamüllere uygunluğu, içeriğinin doğruluğu ve tarafsızlığı Hopam.com tarafından garanti edilmemektedir. Bununla birlikte, haber metni veya ilgili diğer materyalleri kısmen ya da tamamen kopyalanması, yayımlanması, uyarlanması, çevirisinin yapılması, değiştirilmesi ve başka yayın organlarında paylaşılması söz konusu muhabirin iznine tabidir.
Benzer Haberler
Benzer içerik bulunamadı.